MASALLAR, mitler, destanlar, halk öyküleri, bilincin bilinçdışı ile karşılıklı etkileşim içinde yapılandırdığı ortak (kolektif) ürünlerdir; binyıllar boyunca yaşanagelmiş, sınanmış zihin modellerini, iç ve dış gerçeklikle bağlantı içinde sahnelerler. ‘Mit’in Yunanca sözlük anlamı ‘öykü’dür. Mitolojiyi burada tüm bu ortak ürünleri kapsar şekilde, sosyal bilimlerdeki özgün tanımından farklı bir yelpaze içinde, en geniş sözcük anlamıyla ele alıyorum: İç ve dış gerçeklik arasında bağlantının, yansıtma, yansıtmalı özdeşim, içe-atma gibi psikodinamik yöntemlerle sağlandığı metaforik öykülerin alanı olarak. Devamını oku…
Kategori arşivi: Kavramlar&Semboller
Yedi Uyurlar Mağarası
Narsisizm
Narkisos Mitolojisi
Uroboros
Bu sembolün kökeni Gnostik’lere kadar gider. Bir yuvarlak bü tünlük ve devamlılık oluşturacak biçimde kendi kuyruğunu ısıran ejderha ya da yılan şeklinde resimlenir. Yaşamın ve zamanın sürekliliğini temsil eder. I.Ö. 2. yüzyıla ait Codex Marcianus’ta ‘herşey olan birlik’olarak tanımlanır. Yerin ve göğün, doğanın ve tinin henüz ayrışmadığı, bilinç öncesi döneme ait, herşeyin için de yüzdüğü; hem boğucu hem doğurgan olan kaotik bütünlüktür. DEVAMI…
Su
Bilinçsiz’i/Bilinçdışı’nı da kapsayacak şekilde, ‘su’yun dişilözelliği ve annenin temel sıfatlarını taşıması, birincil süreç düşünce sinin çok bilinen bir anlatım şeklidir. Yaşam sudan çıkar; bu saptama bilinçdışı sembolizm için olduğu kadar, bireyoluş ve soyoluş için de geçerlidir. İnsanın da çıktığı yer, Miletoslu bilge Thales’in (İ.Ö. 640546) her şeyin özü olarak kabul ettiği, “bütün varlıkları doğuran” su dur. Hemen bütün yaratılış mitleri, evreni ve yaşamı suda başlatır. DEVAMI…
Sayı
Üç, iki’nin aşılması, yeni bir öğenin eklenmesidir. İki ise her açı dan, bir’in, tek olanın bölünmesiyle ortaya çıkan bir kutupluluğun sembolüdür. Bu kutuplar iyi kötü/kadın-erkek/yaşam ölüm karşıtlıklarım içerebilir….
İki’ye eklenen üçüncü öğe ile ilk iki öğeden farklı bir oluşuma geçilir. İkili zıtlıklar arasındaki çelişki ve çatışma çözülmüş olur. ‘Tez’ ve ‘antitez’ arasındaki gerilimden bir ‘sentez’ üretilmiştir. Üç, “önceki ikiliği geçersiz kılmayan fakat daha çok onu alt eden bir bütünleşmeye” götürür (Schimmel 1997). Üç, ikiye yeni bir öğenin eklenmesi, bir doğumdur; anne baba ikilisinden çıkan çocuktur. DEVAMI…
Kuş
Eski Ahit’te ak güvercin, inançsızlara ölüm getiren Büyük Tu- fan’ın sona erişini, inananlara müjdeleyen kuştur. Yani yeryüzünde -inananlar için- yeni bir yaşam olasılığı başladığının duyurucusu- dur. Güvercin aynı zamanda tinselliğin, ruhun, göğe yakınlığın da sembolüdür. Özellikle saflığın, temizliğin göstergesi olan beyaz güvercine, hemen tüm kültürlerde yumuşak, barışçı, aynı zamanda da ürkek bir karakter biçilir. Doğan içinse tamamiyle zıt özellikler söz konusudur. DEVAMI…
Köprü
Köprü’ herhangi bir engelle (genellikle su veya yarık) birbirinden ayrılmış iki alan arasında bağlantıyı sağlar. Köprünün varlık nedeni olan engel, ‘negatif’ bir engeldir, yani iki oluş arasında, olmayan’ın hareketin devamlılığını olanaksız kılmasıdır. ‘Olmayan’, köprü ile aşılır. DEVAMI…
Dağ
Ötüken’in, Fujiyama’nın, Miva’nın, Sina dağının, Ağrı’nın, Olimpos’ un, Arafat’ın, Himalayalar’ın, Altaylar’ın kutsallığı, yeryüzüne oturmuş, göğe yükselen masif/muhteşem kitleler oluşlarındadır: Kutsal dağ -burada yer ve gök birleşir- dünyanın merkezindedir… Hint inancına göre Meru dağı dünyanın merkezindedir ve onun üstünde kutup yıldızı bulunmaktadır. Ural-Altay halklarına göre de böyle bir merkezdeki dağ, Sumeru dağı vardır ve bu da kutup yıldızıyla sabitlenmiştir. İran inançlarına göre kutsal Haraberazaiti Dağı (El-burz) dünyanın merkezindedir ve gök ile bağlantılıdır…DEVAMI…